Raziye Köse; “Kadınca Yaşantının Dili Kilim…”
9 Ağustos 2009…
Saat 10.30 sıralarında köyümüz Ballıkaya’dan 12 kişi Fethiye Beldesindeki festivale katılmak için minibüsle yola çıktık. Belediyenin arkasında bulunan oturma yerine vardık.
Oturduğumuz yerin yanında hazırlanan sergiyi görünce sordum, Yazıhan Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünün halı-kilim sergisi olduğunu söylediler. Yazıhan Halk Eğitim Merkezi Müdürü Alpaslan Büyükyıldırım’ın verdiği bilgilere göre; 1993’den bu yana Drejan motifleri ağırlıklı kök boya iplerle yapılan ve 150 motifin kullanıldığı kurslarda bugüne değin bine yakın kursiyer eğitim gördü. Üretilen halı-kilimlerin çalışılan firma aracılığıyla dışsatımı yapıldığı, halıların motif yarışmalarında dereceler kazandığı belirtildi. Ürünlerin Yazıhan Kaymakamlığı, Yazıhan Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü ve dış satımcı firmanın (Kilim) sitelerinde görülebileceği de kaydedildi.
Fotoğrafladığım üç motif:
1. Cicim (İnce has iplik)
2. Sini (Kilim)
3. Yarım Yastık (Kırlet)
1993 yılından bu yana Yazıhan Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü tarafından sürdürülen halı-kilim kursunda üretilen ürünler ilk kez Fethiye Şenliğinde sergilendi.
Baörtülü bir bayan yanıma yaklaşarak, “Siz bu tür konularla ilgilen birisiniz. Sizinle görüşebilir miyim?” dedi. Yalnızca çalışmaları ile ilgili olarak bilgi almak istediğimi söyledim.
“Adım Raziye Köse, 1961 doğumluyum, 1991’den beri burada öğretici olarak görev yapıyorum. Drejan modeli çalışıyoruz. Ürünlerimize Fethiye ve Karaca köylerinden talep var. Aslında dışarıya gönderiliyor firma aracılığıyla. Mevlüt Aslanoğlu ile görüşmek isterim. 1991’den beri kilimle yazı yazan tek kişiyim.
“Anadolu kadını yaşam tarzını her zaman kilimlere yansıtmış bir üçgendir; öz, göz, söz olgunluğu kadınca yaşantının dili kilim” diyor Raziye Köse…
Yazıhan İlköğretim Okulu Halk Oyunları Ekibi, Halk Eğitim Merkezi Eğitmeni Cansu Doğan, Yazıhan Lisesini bitirmiş ve 10 yıldır oynuyor, üç yıldır bu ekibi çalıştırıyor. Ekip, her yöre oyunlarını oynuyor.
Cansu Doğan ve Halk Oyunları Ekibi
Sözde Değil Öze Türkü Kervanı ve Uzun Saçlı Bayan…
Serkan Geniş (Çorum) ve Erdi Aslan (Malatya-Fethiye) tarafından kurulan site 2009 Temmuzdan beri yayın yapıyor. Türkü ağırlıklı programlar…
Masalar gölgeye alındığında karşımda oturan kısa boylu, uzun saçlı bir bayan, “Siz televizyon programları yapıyordunuz değil mi?” dedi. İlk gördüğüme de tanıdık gelmişti bana. 12-13 yıldan bu yana görmediğim sanatçı Betül Koşal ile karşı karşıya idim. Eski günleri andık. Evlendikten sonra sahneyi, programları bırakmıştı. “Sakatlar Derneği etkinliğinde Vakıf Park’ta fotoğrafınızı çekmiştim Abdullah Bakış’la” dediğimde, kendisine göndermemi istedi. Çocukları da yanındaydı. Kızı 7. sınıftaymış, “Televizyonu Nasıl Buldum?” kitabımı armağan ettim, orada oturanlar da kitaba göz attılar.
Yusuf Takmaz lahmacun ikram etti, konser alanına Yusuf Koç ile giderken babaannesinin kız kardeşini gördük, hal hatır ettik.
Protokolde Malatya Baro Başkanı Selahattin Sarıoğlu ve eşi ile görüştüm, Hasan Nedim Şahhüseyinoğlu kitabımı armağan ettim. Dayısı Av. Cemal Başbay’ın Şahhüseyinoğlu’nun avukatlığını yaptığını anlattı. Bazı gençler beni görünce yanıma geldiler. Birisi sol yana bakmamı işaret ediyordu. Betül Koşal oradaydı, yanına vardığımda birinin telefon numarasını istedi. Bende olmadığını söyledim, televizyonda çalışan gençlerden biri (Satılmış) verdi, teşekkür etti. Sarıoğlu’ndan izin isteyip geriye gidip programı izlemeye başladım. Bir bira içtikten sonra oturum, Atmalıyı aradım, gelemeyecekmiş…
“Herkes bir kitap bile almaz iken sen iki kitap birden satın aldın”
Kalsam mı, Malatya’ya mı dönsem ikilemi içindeyken kitap satan birini görünce yanına gittim. Fethiyeli Yusuf Aslan, “Garip Mırto” adlı romanını yeni yayınlamış. Yusuf Aslan’ı anımsadım internetten. Cumali Aras adlı yeğeni salık vermişti. İki kitap satın aldım ve Hasan Nedim Şahhüseyinoğlu kitabımı da kendisine armağan ettim. Yanında oturan kişinin dikkatini çekmiş davranışım. “Hocam, ben seni tanıyorum” dedi. Sonra, “Herkes bir kitap bile almaz iken sen iki kitap birden satın aldın, bu da dikkatimi çekti” dedi. O da buralı, aslında ben de kendisini tanıyordum; Turan Aslan… Sanatçıya destek olmak gerektiğini anlattım. Oldukça uzun süren söyleşilerimiz oldu.
Bir ara kiremit atıldığı, kavga çıktığı söylendi, çabuk geçti. Muhammet Bozkurt, Adil Tatar, Kazım Tatar, Adil’in eşi ve çocukları geldiler. Kazımla bir savcı da gelmişti, bir süre söyleştik. Erdem Uzunoğlu ile de…
Birçok kişi ile görüştüm burada.
Programın sonuna doğru sanatçılar Muharrem Temiz, Kutsal Evcimen, Tuncay Balcı, Hıdır Göksu ile de görüştüm. Komşu köy İğdir’den Müfettiş Hıdır Şahin ve yakınları ile de ayrıca…
TVM yayın aracı ile Malatya’ya dönerken Nahit’le söyleşimiz sürdü. Bilal Bey Demirhan’ı, Satılmış’ı evlerine bıraktıktan sonra beni de bıraktı.
