Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) tarafından hazırlanan bu yılki Dünya Enerji Yatırımları raporunun verilerine göre, Afrika’da özel sektör kaynaklı temiz enerji yatırımları, 2019 yılında yaklaşık 17 milyar dolardan 2024 yılında yaklaşık 40 milyar dolara kadar yükselebileceği öngörülüyor.
Raporda, küresel enerji sektöründe bu yıl yapılacak toplam yatırımın 3,3 trilyon dolar olacağı, bunun 2,2 trilyon dolarının ise temiz enerji yatırımlarına ayrılacağı belirtiliyor. Dünya nüfusunun yüzde 20’sini oluşturan Afrika, temiz enerji yatırımlarının yalnızca yüzde 2’sini alabilecek. Tahminlere göre, Afrika’nın bu yıl temiz enerji yatırımlarından alacağı pay yaklaşık 44 milyar dolar olacak.
YATIRIMLAR ‘ÇOK DÜŞÜK’ SEVİYEDE
Bölge genelinde 600 milyon insan elektrikten mahrumken, yaklaşık 1 milyar insan temiz pişirme yakıtı ve teknolojilerine erişim sağlayamıyor.
Rapora göre, Sahra Altı Afrika bölgesinde yapılan yatırımlar, bölgenin büyüklüğü ve nüfus potansiyeline kıyasla hâlâ “çok düşük” seviyelerde kalıyor.
Afrika’daki temiz pişirme çözümlerine yönelik yatırımlar genellikle bağışçılara ve kamu desteklerine dayalı projelerle sınırlı kalıyor. Bu durum, yatırımcılar için yeterli getiri potansiyeli sunmadığı için tercih edilmiyor. Enerji yatırımları açısından “ticari olarak geri dönüşü olmayan” alanlarda kamu politikalarının etkisinin ne denli belirleyici olduğu bir kez daha gözler önüne seriliyor.
Raporda, enerjiye erişim konusunda sürdürülebilir ve adil çözümler bulmak için, temiz pişirme teknolojileri gibi temel hizmetlerin desteklenmesinde daha fazla kamu ve uluslararası işbirliği gerekliliği vurgulanıyor.
Yatırımların sadece büyük ölçekli altyapı projelerine değil, aynı zamanda küçük ölçekli dağıtık çözümlere de yönlendirilmesi önem taşıyor. Özellikle güneş enerjisi sistemleri, mini şebekeler ve enerji depolama çözümleri, kırsal bölgelerde sürdürülebilir enerji erişimini sağlamak adına kritik alanlar arasında yer alıyor.
ÖZEL SEKTÖR TEMKİNLİ İLERLİYOR
IEA’nın raporuna göre, Afrika’daki toplam enerji yatırımlarının yaklaşık yüzde 70’i hâlâ fosil yakıtlara yönelmiş durumda.
Kamu ve kalkınma finansmanı kaynaklı enerji yatırımları, geçen yıl 2015 yılına kıyasla üçte bir oranında azalarak 20 milyar dolara geriledi. Bu düşüşün ardında, kıtanın petrol ve doğal gaz sektöründeki yatırım azalması önemli bir etken oldu. Yenilenebilir enerji yatırımları ise bu kaybı sınırlı bir şekilde telafi edebildi.
Kamu kaynaklı yatırımların azalmasıyla birlikte, Afrika’daki temiz enerji yatırımları da etkilenmiş durumda. Özel sektör bu durumu kısmen düzeltmeye çalışıyor; özellikle yenilenebilir enerji alanında ilgi gösteriliyor. Kalkınma finansman kurumlarından sağlanan “risk azaltıcı” sermayeler, bu yatırımları destekleyen önemli araçlardan biri olarak öne çıkıyor.
Rapora göre, Afrika’daki enerji projelerinin üçte birinden fazlası kalkınma finansmanı kuruluşlarının doğrudan katkısıyla yürütülüyor. IEA, gelişmekte olan ekonomilerdeki enerji dönüşümünün sürdürülebilirliği için uluslararası sermaye akışlarının artırılması gerektiğini vurguluyor. Afrika özelinde ise yerel mali piyasaların derinleşmesi bu sürecin önemli bir bileşeni olarak değerlendiriliyor.
Bununla birlikte, bu yatırımların önünde ciddi ekonomik engeller mevcut. Kıtanın artan döviz borcu, yüksek faiz oranları ve para birimi dalgalanmaları, yatırım maliyetlerini yükselterek projelerin fizibilitesini olumsuz etkiliyor. Ayrıca, Afrika’daki enerji yatırımlarını finanse etmek için gereken kaynakların büyük bir kısmı borç servisine harcanıyor. Bu yıl itibarıyla Afrika’da borç servis maliyetleri, toplam enerji yatırım harcamalarının yüzde 85’ine ulaştı.