Malatya Valisi Seddar Yavuz, 30 Haziran Koruyucu Aile Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Koruyucu aileliğin yaygınlaştırılması hedefiyle, Cumhurbaşkanlığının 23 Haziran 2021 tarihli ve 2021/12 sayılı Genelgesi ile Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin kuruluş tarihi olan 30 Haziran, “Koruyucu Aile Günü” olarak belirlenmiştir. Bu özel gün, aile yapısının korunması ve güçlendirilmesi noktasında üstlenmemiz gereken sorumlulukları bir kez daha gözler önüne sermektedir.
Cumhurbaşkanlığınca açıklanan “Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi” çerçevesinde ilan edilen “2025 Aile Yılı”, sadece sembolik bir duyuru değil, ülkemizin geleceği açısından stratejik bir adım olarak değerlendirilmektedir.
Aile, milletimizin en temel ve köklü kurumlarından biridir. Aile ortamı, çocukların sağlıklı bireyler olarak yetişebilmeleri için en uygun zeminleri sunmaktadır. Ahlaklı, özgüveni yüksek, eğitimli ve başarılı bireyler, sevgi, saygı ve güven dolu bir atmosferde gelişir. Bu nedenle, ailenin korunması, toplumsal dayanışmanın da teminatıdır.
Son yıllarda Türkiye’de yaşanan düşen doğurganlık oranları, yaşlanan nüfus yapısı ve artan boşanma oranları, hepimiz için önemli bir uyarı niteliği taşımaktadır. Bu durumları yalnızca istatistiksel bir veri olarak değil, aynı zamanda milli bir mesele olarak değerlendirmek gerekmektedir. Çünkü çocuk doğurmayan bir toplum, geleceğini güvence altına alamaz.
Malatya’da koruyucu ailelik modeline ilişkin farkındalık artmakta, birçok duyarlı vatandaş, devletin şefkat eline katkıda bulunmaktadır. Malatya’da koruyucu aile olarak görev alan bireyler, yalnızca bir çocuğun hayatına dokunmakla kalmayıp, bir toplumun kaderini de etkilemektedir. Şefkat ve merhametin simgesi olan Malatya, bu alanda örnek bir duruş sergilemektedir.
Koruyucu aile olmak, bir çocuğun hayatını değiştirmek ve ona güvenli bir yuva sunmak anlamına gelir. Her bireyin yapabileceği en büyük iyiliklerden biri, bir çocuğun geleceğini aydınlatmaktır. Devletin güvence sağladığı bu sistem, koruyucu aileler sayesinde daha da güçlenmektedir.
Kadın haklarının korunması, şiddetin önlenmesi ve boşanmış ailelerde çocukla bağın kopmaması gibi konulara da özel önem verilmesi gerekmektedir. Boşanma, bir son değil; özellikle çocuklar için dikkatle yürütülmesi gereken bir süreçtir. Anne-baba sorumluluğu, evlilikle sınırlı değildir.
Evliliğe adım atan genç çiftlere mutluluklar dileyerek, evliliğin sevgi, sadakat, sabır ve anlayış üzerine inşa edilmesi gerektiğini hatırlatmak isterim. Evlilik, sadece iki kişinin değil, aynı zamanda milletin geleceğinin de teminatıdır. Çocuk sahibi olmanın aileyi bütünleştirdiğini ve güçlendirdiğini unutmamak önemlidir.
Malatya’da aile kurumunun güçlenmesi için birlikte çalışmalı, kültürel değerlerimize uygun, medeniyetimizin izlerini taşıyan, şefkat dolu bir toplumu hep birlikte yaşatmalıyız.
Bu vesileyle, koruyucu aile olan, olmayı düşünen veya bu konuda gönüllülük gösteren tüm vatandaşlarımıza teşekkür eder, tüm ailelerimizin Koruyucu Aile Günü’nü en içten dileklerimle kutlarım.
