Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü çatısı altında 14 yıldır görev yapan Karaaslan, son 3 yıldır Bayburt Tapu Müdürlüğü’nde müdürlük yapmaktadır. İki lisans ve dört ön lisans programından mezun olan, ayrıca iki farklı üniversitede yüksek lisansını tamamlayan 36 yaşındaki genç müdür, toplamda sekiz diplomaya sahip. Şiir yazma tutkusunu yaklaşık 10 yıldır sürdüren Karaaslan, bu süreçte dokuz şiir kitabı yayımlamıştır. Yoğun iş temposuna rağmen okuma ve yazma sevgisini elden bırakmamaktadır. Kocaeli Üniversitesi Emlak Yönetimi, Atatürk Üniversitesi Adalet, Atatürk Üniversitesi Halkla İlişkiler, Anadolu Üniversitesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği, Anadolu Üniversitesi İşletme, Anadolu Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi gibi bölümleri tamamlamış, ayrıca Kocaeli Üniversitesi İşletme ile Necmettin Erbakan Üniversitesi Kurumsal Yönetim ve Liderlik alanlarında yüksek lisans eğitimlerini alarak diplomalarını kazanmıştır.
İlk şiir kitabını 2015 yılında yayımlayan Karaaslan, Bayburt’taki görev süresi içerisinde yazdığı son kitabı “Dilimde Tüh Bitti” ile edebiyat dünyasına bir eser daha kazandırdı. Bu kitap, gurbet, yalnızlık ve uzaklık temalarını işleyen şiirlerden oluşmaktadır.
Karaaslan, 10 yıl içinde dokuz şiir kitabı yayımladığını belirterek, “Bayburt’ta, tapu müdürü olarak görev yapıyorum. 14 yıldır devlet memuruyum ve yaklaşık 10 yıldır şiir yazıyorum. Bu 10 yılda 9 tane şiir kitabım yayımlandı. En son eserim Dilimde Tüh Bitti, Bayburt’ta yazdığım bir kitap. İçimdeki okuma aşkıyla 2 yüksek lisans, 2 lisans ve 4 ön lisans olmak üzere toplamda 8 üniversite bitirdim” ifadelerini kullandı.
Şiirin kendisi için bir kaçış ve liman olduğunu vurgulayan Karaaslan, gençlere ve çocuklara edebiyat ve şiirle bütünleşmeleri konusunda tavsiyelerde bulundu. “Şiiri seviyorum, şiir yazarken kendimi daha mutlu ve mesut hissediyorum. Etkilendiğim şairlerin başında İsmet Özel geliyor. Daha çok serbest şiir yazıyorum. Tüm çocuklara, gençlere, herkese edebiyattan uzak kalmamalarını ve şiirle bütünleşmelerini tavsiye ediyorum” dedi.
Son kitabını yazarken Çoruh Nehri’nin coşkusundan ve Bayburt Kalesi’nin heybetinden ilham aldığını ifade eden Karaaslan, “Bayburt’ta bulunduğum süre zarfında, Bayburt’un tabiatı ve doğası özellikle içindeki Çoruh Nehri’nin akışkanlığıyla, insanın içine nüfuz eden dalgalarıyla beni besleyen bir unsur oldu. Aynı zamanda Bayburt’un dizinin dibinde yatan Bayburt Kalesi, şiirime farklı bir maneviyat, lezzet ve unsur kattı” şeklinde konuştu.