CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’na dair “şaibe” iddiaları üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve kabul edilen iddianamede, tanıklardan gazeteci Tolgahan Erdoğan’ın ifadeleri dikkat çekti. Erdoğan, kurultay sonrası yaptığı görüşmelerde, iki Uber şoföründen duyduğu bilgilere dayanarak, kurultay günü İstanbul Planlama Ajansı’ndan döviz bürosu açan birkaç kişinin Vito marka Uber araçlarıyla toplamda 50 milyon dolar (yaklaşık 2 milyar TL) taşıdığını ileri sürdü. Bu arada, Uber’in İstanbul’da Vito marka araçlarının faaliyetlerini 2019’da durdurduğunu hatırlatmakta fayda var.
CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, konuya ilişkin olarak “Milyon dolarları varsa neden arabası yok?” şeklinde bir soru yöneltti. İddianameyi kabul eden Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi, iddia edilen suçların “rüşvet” kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini ifade ederek, mağdur sıfatıyla dosyada yer alan CHP 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun duruşmaya katılmadığı takdirde zorla getirilme kararının ağır ceza mahkemesinde olduğunu belirtti. Bu nedenle dosya, “görevsizlik” kararıyla ağır ceza mahkemesine gönderildi.
CHP’nin 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde gerçekleştirilen 38. Olağan Kurultayı’na yönelik “şaibe” iddiaları ile ilgili yürütülen soruşturma çerçevesinde kabul edilen iddianame, CHP 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun mağdur, eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın ise şikayetçi olduğu bir süreçte tartışmalara sebep olmaya devam ediyor.
MASAK RAPORUNDAKİ ÇELİŞKİLER
Cumhuriyet gazetesi, iddianamede yer alan MASAK raporunun “herhangi bir mali tespit yapılamadığı” sonucunu içermediğini gündeme getirdi. Ayrıca, iddianamedeki bulgular arasında yer alan Lütfü Savaş’ın şikayetinde, iki toplantı arasında en az 3 saatlik bir süre öngörülmesine rağmen, sadece 1 saat içinde ikinci toplantıya geçildiği iddiasının yer alması, dosyanın değerlendirme kısmında savcının “bilerek geciktirme” tespitine yer vermesiyle çelişkili bir durum oluşturdu.
UBER İDDİALARI
İddianamede yer alan tanıklardan Tolgahan Erdoğan, Uber ile ilgili detaylara dikkat çekti. Erdoğan, 6 Kasım 2023’te İstanbul’un Kadıköy ilçesine bağlı Moda semtinde bir kafede otururken yanındaki iki kişinin Uber şoförü olduğunu anladığını ve bu kişilerin CHP Kurultayı’yla ilgili sohbet ettiklerini belirtti. Tanık, bu kişilerin kendisine “5 Kasım 2023 pazar günü İstanbul Laleli’de 4 tane döviz bürosu açtırdılar” dediklerini aktardı. Erdoğan, bu büroların ne amaçla açıldığını sorduğunda, “4 tane Vito marka arabayla İstanbul Planlama Ajansı’ndan 6-7 kişiyi alarak döviz bürolarına götürdüklerini” ifade ettiklerini kaydetti.
Erdoğan, bu kişilere “Para taşıyacak adamlar niye sizi çağırsın, neden kendi arabalarıyla gidip almasınlar?” diye sorduğunu, yanıt olarak ise “Ordu Caddesi’nin sivil araç trafiğine kapalı olduğunu, yalnızca turizm ruhsatlı Uber araçlarının buraya girebildiğini” öğrendiğini aktardı.
UBER’İN FAALİYETLERİ
Uber, 31 Mayıs 2019 tarihinde İstanbul’da “UberXL” hizmetlerini durdurduğunu ve sadece sarı taksi ile turkuaz taksi seçeneklerini sunmaya devam edeceğini duyurdu. Bu tarihten itibaren Vito marka araçların Uber hizmetlerinde yer almadığı biliniyor.
AKDOĞAN’DAN ELEŞTİRİLER
CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, konuya dair eleştirilerde bulundu. Akdoğan, “CHP kurultayı için sözde ‘milyon dolarları olanların’ arabası, şoförü yok; taşıma işi kalmış Uber şoförlerine… Milyon dolarları varsa neden arabası yok? Uber’e kaldıysa nasıl milyon dolarları var? İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne iftira atıyorsun; İBB bir caddeye araç sokamaz mı uydururken düşünmüyorsun. İstanbul’un göbeğinde bu işler oluyor, bir kamera kaydı bulunmuyor. Sonradan anlaşılıyor ki; o döviz büroları o gün hiç açılmamış” ifadelerini kullandı.
DOSYANIN AĞIR CEZA MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİ
Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi, iddianameyi kabul ederek dosyayı “görevsizlik” kararıyla ağır ceza mahkemesine gönderdi. Mahkeme, dosya konusundaki suç iddialarının CHP Cumhurbaşkanı Adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun organizasyonunda ve diğer belediyelerde görevli kişiler tarafından işlendiğini öne sürdü. Ayrıca, oyların haksız bir vaade veya avantaja tahvil edilmesinin rüşvet sayılıp sayılmayacağı konusunun tartışma yetkisinin ağır ceza mahkemesinde olduğunu belirtti.
Mahkeme kararında, davanın mağduru Kılıçdaroğlu’nun esasa etki edeceğinden duruşmaya tanık olarak çağrılması gerektiği, gelmediği takdirde zorla getirilme yetkisinin ağır ceza mahkemesinde olduğu da ifade edildi.
