USD38,85
%-0.01
EURO43,77
%0.90
CHF46,66
%0.55
GBP51,98
%0.71
EURO/USD1,13
%0.80
BIST9.668,36
%1.33
Petrol65,33
%-0.12
GR. ALTIN4.035,10
%0.85
BTC4.890.423,05
%1.40
  1. Haberler
  2. SİYASET
  3. CHP’den Yargı Skandalına Sert Tepki!

CHP’den Yargı Skandalına Sert Tepki!

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

CHP Sözcüsü Deniz Yücel, MYK toplantısının ardından yaptığı açıklamada, “Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in geçtiğimiz hafta gündeme getirdiği Mehmet Yıldırım isimli avukat, birçok şüphelinin avukatlığını üstleniyor. Bu soruşturma sürecinde tüm avukatlara, yalnızca tek bir şüpheliyle görüşebileceği ve tek bir şüphelinin avukatı olabileceği yönünde kısıtlamalar getirilmişken, bu avukata böyle bir sınırlama uygulanmıyor. Bunun nedeni, kendisinin özel yetkili bir avukat olması. Savcılar adına pazarlık yapıyor ve bu da en hafif tabiriyle nüfuz ticareti olarak değerlendiriliyor” dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Özgür Özel başkanlığında CHP Genel Merkezi’nde bir araya geldi. Yaklaşık 3 saat süren toplantı sonrasında Yücel, MYK gündemine ilişkin basın toplantısı düzenledi. Yücel, 8 yıl önce hayatını kaybeden Eren Bülbül ve Astsubay Ferhat Gedik’i anarak, “Attığımız her adımı, şehitlerimizi, onların ailelerini ve gazilerimizi incitmemenin hassasiyetiyle atıyoruz. Bu hassasiyetin devam edeceğini bir kez daha vurgulamak isterim. MYK üyelerimiz Gökçe Gökçen, Murat Bakan ve Grup Başkanvekilimiz Murat Emir, toplantıda sunum yaptılar. CHP’nin komisyonda yer alması, ‘Anayasa değişikliği tartışılacak’ gibi eleştirilerle karşılaştı. Ancak bu komisyonda böyle bir tartışmanın yaşanmadığı açıkça görüldü. Cumhuriyet Halk Partisi, Anayasanın, üniter devletin, şehit aileleri ve gazilerimizin hassasiyetlerinin teminatıdır” sözlerini sarf etti.

“DEPREM ANINDA VE SONRASINDA GSM OPERATÖRLERİ YİNE KİLİTLENDİ”

Dün akşam merkez üssü Balıkesir’in Sındırgı ilçesi olan ve birçok ilde hissedilen 6.1 büyüklüğündeki depremde yaşamını yitiren 81 yaşındaki vatandaşımıza Allah’tan rahmet, ailesine başsağlığı dilediğini belirten Yücel, “Yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum. Deprem anında ve sonrasında GSM operatörleri yine kilitlendi, halkımız sevdiklerine ulaşamadı. Rusya’da 8.8 büyüklüğündeki bir depremde can kaybı yaşanmazken, Balıkesir merkezli 6.1 büyüklüğündeki depremde can kaybı yaşanıyor. Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğiyle yüzleşmek için daha ne kadar bekleyeceğiz? Bu sorun, fıtrat ve kader diyerek geçiştirilemeyecek kadar ciddidir. Türkiye, bir deprem ülkesidir ve bu gerçeği dikkate alarak hareket eden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu, 2019’dan bu yana İstanbul’un altyapısına yaklaşık 65 milyar liralık yatırım yaptı. Ayrıca, afet güvenliği adına önemli adımlar atarak Deprem Risk Azaltım Sistemini hayata geçirdi. İstanbul’un olası depremlere karşı dayanıklı hale gelmesi için bir eylem planı oluşturdu. Hızlı Tarama Yöntemi ile İstanbul’da depreme karşı dayanıksız, risk oranı yüksek olan 1,556 bina tespit edildi. 96 binada resmi süreç başlatıldı. 19 Mart yargı darbesiyle sadece milletin derdiyle dertlenen geleceğin cumhurbaşkanı tutsak edilmedi, İstanbul’da olası bir depremde yaşanabilecek felaketlerin önüne geçmek için yürütülen çalışmalar da aksatıldı. Artık Türkiye’de her geçen gün hayatta kalmanın imkânsız hale gelmesini kabul etmiyoruz” dedi.

“SAHTE DİPLOMALAR PEYNİR EKMEK GİBİ DAĞITILMIŞ”

AKP iktidarının millete bir kez daha ‘Nerede bu devlet’ sorusunu sordurduğunu belirten Yücel, “Devlet kurumlarında liyakat yok edilmiş durumda. Yalan ve dolan, her bir kuruma sirayet etmiş. Sahte diplomalar peynir ekmek gibi dağıtılmış. Dezenformasyonla Mücadele Merkezi hala ‘400 akademisyenin usulsüz atandığı yönündeki iddia, dosya şüphelilerinden birinin soyut beyanına dayanmaktadır’ şeklinde açıklamalar yapıyor. Bu durum, nereden tutsanız elinizde kalan bir hal. Psikoloğa gitmek yerine bir halı yıkamacıya gittiğinizi düşünebilirsiniz. Avukat sandığınız bir kişinin, depremde hayatını kaybeden bir avukatın diplomasını kullanacak kadar ahlaksız ve vicdansız biri olabileceğini söylemek zorundayım. Gençlerin umutlarını çaldınız. Yıllarca emek veren, namuslu, dürüst, çalışkan gençlere ‘Her şey boşuna mıydı’ sorusunu sordurdunuz. Nasıl bir iktidarsınız ki toplumun güvenini yok ettiniz, devlete olan güveni sarsarak, devletin kurumlarının itibarını yerle bir ettiniz? Güçler ayrılığını yok edip, yargının bağımsız ve tarafsız yapısını ortadan kaldırdınız” ifadelerini kullandı.

Yücel, “Bugün yaşananların sorumlusu, 19 Mart yargı darbesiyle belediye başkanlarımızı ve çalışma arkadaşlarımızı somut delil olmaksızın cezaevine gönderen çarpık sistemin mimarlarıdır. Devletin temelinden adaleti çekip alan da, yargıya müdahale eden AKP iktidarıdır. İktidara geldiği günden bu yana kritik pek çok davada müdahalelerde bulunan AKP, bugün yargıdaki çürümüşlüğün temel sorumlusudur” şeklinde konuştu.

“İNSANIM DİYEN HERKESİN VİCDANINI SIZLATACAK BİR DRAM YAŞANIYOR”

İnsanı insan yapan değerlerin olduğuna dikkat çeken Yücel, “Sevgi, saygı, hoşgörü, adalet duygusu ve vicdan, bu değerler arasında yer almaktadır. Şu anda bu ülkede insanım diyen herkesin vicdanını sızlatacak bir süreç yaşanıyor. Geçmişte iki kez kanser atlatmış olan Beylikdüzü Belediye Başkanımız Murat Çalık, cezaevine girdiğinden beri sağlık durumu riski kabul edilecek düzeyde kötüleşti ve tutuklu yargılanmaya devam ediyor” dedi.

Yücel, Murat Çalık’ın daha kovuşturma süreci başlamadan, kendisini yargılayacak hâkim huzuruna bile çıkarılmadan, sağlığını tehdit eden koşullarda tutulduğuna vurgu yaparak, “Bu eziyete son verin. Tutuklu yargılama, Allah’ın emri değildir. Tutuklu yargılamanın koşulları Ceza Muhakemesi Kanununda belirtilmiştir. Bu koşullar mevcut değildir. Yasalarımıza göre tutuksuz yargılama asıl, tutuklu yargılama ise istisnadır. Murat Çalık’ın tahliye edilmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

“HALK GERÇEKLERİ ÖĞRENDİKÇE AKP’NİN İKTİDARI SALLANIYOR”

Fatih Altaylı’nın 51 gündür tutuklu olduğunu hatırlatan Yücel, “Özgürlüğü kısıtlanmasına rağmen gazetecilik faaliyetlerine devam ediyor. Silivri’den dahi yazmaya ve halkın haber alma özgürlüğüne katkıda bulunmaya devam ediyor. Ancak, Fatih Altaylı’nın YouTube kanalı da erişim engeline tabi tutuldu. Hükümet, Altaylı’nın boş koltuğuna bile operasyon düzenledi. Şimdi ise yanıltıcı bilgi yayma suçlamasıyla yeni bir soruşturma açıldı ve 3 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Çünkü bu boş koltuk, yandaş medyanın izlenebilirliğinden daha fazla izleniyor ve bu durum hükümeti ciddi şekilde korkutuyor.

CHP’den Yargı Skandalına Sert Tepki!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Yazıhan Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!