Eski Başbakan Yardımcısı ve SHP Onursal Genel Başkanı Prof. Dr. Erdal İnönü, 99. doğum gününde Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki kabri başında anıldı. Anma törenine, eşi Sevinç İnönü’nün yanı sıra CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, CHP İstanbul İl Başkan Yardımcıları Kemal Ercan ve Mehmet Aslan, CHP Şişli İlçe Başkanı Tamer Özcanlı, CHP Parti Meclisi Üyesi Ecevit Keleş ve Üsküdar İlçe Başkan Yardımcısı Sönmez Küpeli katılım gösterdi.
İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, anmaya katılamasa da bir çelenk gönderdi. İnönü’nün mezarı başında gerçekleştirilen dua sonrası, eşi Sevinç İnönü ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, birer konuşma yaptı.
“MEMLEKETİN BÖYLE OLDUĞUNU GÖRSE ÇOK ÜZÜLÜRDÜ”
Sevinç İnönü, anmada yaptığı konuşmada, “Yokluğunu hep hissediyorum. Sevgi dolu bir insandı. Memleketin böyle olduğunu görse çok üzülürdü” ifadelerini kullandı. Ayrıca, Erdal İnönü’nün esprili kişiliğiyle ilgili bir anısını paylaştı. Sevinç İnönü, şöyle devam etti:
“Hep onu iyilikle, güzellikle anıyoruz. Zaten öyle söylemişti. Tedavi gördüğü sırada bir düzelme olmuştu, yeğeni Hayri İnönü evinde bir doğum günü partisi vermişti. Biz de doğum günü şarkısı söylemeye başlamıştık. ‘Durum durun, bir yanlışlık var burada. İyi ki doğdun değil, iyi ki yaşıyorsun demeniz lazım’ dedi. O zaman bile hoş bir espri yapmıştı. Her zaman esprileri hazırdı. Karikatüre falan hiç kızmadık biz, tam tersi çok eğlenirdik. Hatta vefatından sonra karikatür sergisi düzenledik. 100. yılında yeni bir sergi yapmak istiyorum.”
ÖZÇAĞDAŞ: YÜZLERCE GÜZEL ÖRNEK BIRAKTI
Suat Özçağdaş, konuşmasında “İnönü soyadı, bu ülkenin kuruluş ve kurtuluş mücadelesinin merkezinde olan bir kahramanlık öyküsünden gelir” dedi. Özçağdaş, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Erdal Bey, yalnızca önemli bir siyasi figür değil, aynı zamanda saygın bir bilim insanıydı. Türkiye’nin önde gelen bilim insanlarından biriydi ve ODTÜ’nün efsanevi rektörüydü. Türkiye siyasetine, aslında hiç niyeti olmamasına rağmen, 12 Eylül darbesinden sonra kendi deyimiyle ‘Aslan sosyal demokratların’ ihtiyacı olduğu için, ülkenin ihtiyacı olduğu için, darbeci askerlerin kendisini veto etmesine rağmen yola çıktı, sosyal demokratları bir araya getirdi. Çok mücadele etti. Bazen ülkede mücadele etti, bazen siyasetin kötü yanlarına karşı mücadele etti ve geride hoş bir ses bıraktı. Sayın Erdal İnönü, Türkiye siyasetinde gerçek bir insanın ne demek olduğuna dair bugün sıkça aradığımız yüzlerce güzel örnek bıraktı. Bugün insani duyguları kaybetmiş olanların ülkeye neler yaşattıklarını görüyoruz. Siyasetçilerin her şeyden önce bir insan, onunla birlikte de bir yurtsever olması gerekliliği, bu kadar vurgulandığı bir dönem olmamıştı. Erdal Bey, bilim insanı ve siyasetçi kimliğiyle her zaman Cumhuriyet’in eşit yurttaşlarına saygı duydu, hizmet etti. Ruhu şad olsun. Maalesef her gün daha çok özlüyoruz, o birbirine saygı duyan, sevgi duyan ve uzlaşı arayan siyasetçileri, insanları.”
