İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik olarak 80 gün önce başlatılan operasyonlar, hem yargı hem de iktidar çevrelerinde çeşitli tanımlamalarla gündeme geldi. Bu süreçte “turp”, “ahtapot” ve “çıkar amacıyla kurulan suç örgütü” gibi ifadeler kullanıldı.
Soruşturma kapsamında, 19 Mart’taki ilk dalga operasyonunun ardından 26 Nisan’da gerçekleştirilen ikinci dalga ile birlikte, 20 Mayıs’ta yapılan üçüncü dalga operasyonlarıyla beraber “sistem” adında büyük harfle yazılan bir oluşumun varlığı sorgulanmaya başlandı. Bu tanım, 22 kişinin gözaltına alındığı üçüncü dalga operasyonlarında, gözaltına alınan ayniyatçı Musa Özışık’a da yöneltilmişti.
Özışık’a, sorgusunda “Sistem kelimesi, içerisinde bulunduğunuz örgüt için ne anlama gelmekte ve ne amaçla kullanılmaktadır?” sorusu yöneltildi. Özışık, herhangi bir örgüt içinde bulunmadığını belirterek, “Bu kelimenin ne anlama geldiğini bilmiyorum” şeklinde yanıt verdi. Sorgu tutanağına yansıyan detaylarda, Özışık’a daha sonra da “sistem için kendisinden para istenip istenmediği” ve varlığı iddia edilen paraların “sistem içerisinde kime ulaştığı” gibi sorular yöneltildi. Özışık, bu sorulara “Ben kimseye para vermedim. Sistem denen şeyin ne olduğunu bilmiyorum” şeklinde cevap verdi.
Operasyonlarla ilgili tartışmalar devam ederken, 19 Mart’taki ilk dalgada gözaltına alınan ve 23 Mart’ta tutuklanan iş insanları Eyüp Subaşı, Kabil Taşcı ve Güngör Gürman’ın 29 Mayıs’ta etkin pişmanlık kapsamında ifade vererek tahliye oldukları bildirildi.
ETKİN PİŞMANLIKÇILARLA ÇIKTI
2014 yılından bu yana İBB’den reklam işleri alan ve gözaltına alınmasının ardından reklam şirketine kayyum atanan Subaşı’nın etkin pişmanlık ifadesinde “sistem” kelimesinin tekrar geçtiği ortaya çıktı. Bu kelime, Beşiktaş Belediyesi’ne yönelik soruşturma çerçevesinde 17 Ocak’ta tutuklanan ancak etkin pişmanlık kapsamında verdiği ifadeyle tahliye edilen iş insanı Aziz İhsan Aktaş’ın son ifadelerinde de yer aldı.
Kendisine bağlı şirketlerin, CHP’li belediyelerin yanı sıra daha önce AKP’li belediyelerle birlikte Yargıtay, TBMM ve devlet hastanelerinden de ihale aldığı anlaşılan Aktaş, tutuklanmasının ardından uzun bir süre etkin pişmanlık kapsamında ifade vermeyi reddetmiş, ancak son bir ayda verdiği ifadelerle İBB ve CHP’li belediyelere yönelik 6. dalga operasyonlarının şekillenmesine katkı sağladığı öğrenildi.
İtirafçıların ifadelerinin ardından, yandaş basında da “sistem” kelimesinin kullanılmaya başlandığı dikkatlerden kaçmadı. Bu kelime, “İBB üzerinden siyaseti dizayna kalkışan yapı” şeklinde nitelendirildi.