USD38,85
%-0.01
EURO43,77
%0.90
CHF46,66
%0.55
GBP51,98
%0.71
EURO/USD1,13
%0.80
BIST9.668,36
%1.33
Petrol65,33
%-0.12
GR. ALTIN4.035,10
%0.85
BTC4.752.723,00
%-0.16
  1. Haberler
  2. MALATYA
  3. İklim Kanunu: Doğa ve İnsan İçin Kayıp!

İklim Kanunu: Doğa ve İnsan İçin Kayıp!

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

4 Temmuz 2025 tarihinde yapılan açıklamada, TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, TBMM’den geçen İklim Kanunu’nun doğa ve insanı kaybettirdiğini ifade etti. Ataç, bu yasanın toplumu ve doğayı değil, emisyon ticaretini önceliklendirdiğini belirtti.

Türkiye’nin ilk ‘İklim Kanunu’ olarak nitelenen teklif, şubat ayında komisyondan geçtikten sonra nisan ayında geri çekilmişti. Daha katılımcı ve şeffaf bir süreç vaat edilerek yeni bir komisyona sunulacağı duyurulmuştu.

Ancak bu kritik yasal düzenleme sürecinde katılımcılık vaadi yerine getirilmedi. İklim alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler ve uzmanlar, sürece dahil edilmeden teklif haziran ayında doğrudan Meclis Genel Kurul gündemine alındı.

2-3 Temmuz tarihlerinde TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen ve kabul edilen yasa, iklim krizine yönelik sera gazı azaltım ve uyum politikalarını güçlendirmekten ziyade, temiz havayı alınıp satılabilen bir meta haline getiren Emisyon Ticaret Sistemi’ni (ETS) yasal bir çerçeveye oturtmayı öncelikli hedef haline getirdi. Bu durum, toplumsal adalet ve iklim adaleti hedeflerinin geri planda kaldığını gösterdi.

Deniz Ataç, yasanın bir ‘İklim Kanunu’ değil, bir ‘Emisyon Ticaret Sistemi Kanunu’ olduğunu vurgulayarak, “Bu tür kritik bir yasada katılımcı ve şeffaf bir sürecin işletilmemesi, iklim krizinin etkilerini azaltmaya yönelik bütüncül ve bilimsel bir çözüm haritası sunmak yerine ekonomik kaygıları önceleyen dar bir çerçeve sunulmasına neden oldu.” şeklinde konuştu.

Paris Anlaşması ve bilimsel gerçekler göz ardı edildi

Ataç, kanunun bilimsel gerçekleri dikkate almadığını belirtti. “Bu yaklaşım, Paris Anlaşması’nın ruhuyla çelişiyor. Paris Anlaşması, küresel sıcaklık artışını 1,5°C ile sınırlama hedefini belirliyor ve Türkiye de bu taahhütü kabul etti. Ancak kabul edilen İklim Kanunu’nda bu kritik hedef açıkça yer almadı; 2053 yılı net sıfır emisyon hedefi bile bağlayıcı bir hüküm olarak tanımlanmadı.” dedi. Dünya genelindeki iklim yasalarının bu tür hedefleri net ve denetlenebilir bir şekilde içerdiğini, Türkiye’nin İklim Kanunu’nun ise bu açıdan uluslararası anlaşmalarla çeliştiğini ifade etti.

Fosil yakıtlardan çıkış ve adil geçiş yok sayıldı

Yasanın önemli bir eksikliği de fosil yakıtlardan çıkışa dair net bir yol haritası sunulmaması oldu. İklim krizinin etkilerini azaltmak için fosil yakıt kullanımının aşamalı olarak azaltılması gerekliliği göz ardı edildi.

İklim krizi toplumdaki sosyal eşitsizlikleri derinleştirirken, en kırılgan grupların korunması da hayati önem taşıyor. Ancak kanunda bu grupların ihtiyaçlarına yönelik somut bir güvence bulunmuyor. ETS gelirlerinin yalnızca yüzde 10’unun adil geçiş uygulamalarına ayrılması, kanunun yurttaşları değil sermayeyi önceliklendirdiğini açıkça ortaya koyuyor.

Ataç, tüm bu düzenlemelerin toplumu ve doğayı korumakta yetersiz kaldığını belirterek, “İklim krizine karşı atılması gereken adımlar, bilimsel gerçeklerle uyumlu ve toplumun tüm kesimlerinin ihtiyaçlarını gözeten bir yaklaşımla şekillenmeli. Ancak bu kanun, fosil yakıtlardan çıkış ve adil geçiş gibi hayati konuları göz ardı ediyor. Ayrıca tüm bu faaliyetleri izleyecek ve denetleyecek bağımsız bir denetleme kuruluşunun da yer almadığını” ifade etti.

‘İklim Kanunu ile kaybeden doğa ve insan oldu’

Deniz Ataç, daha yaşanabilir bir gelecek için doğal varlıkların korunmasının ve kamu yararının önceliklendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Ataç, “İklim Kanunu ile kaybeden doğa ve insan oldu. TEMA Vakfı olarak bu kanunun, doğayı ve toplumu koruyacak adımlar içermediğini düşünüyoruz. Bu haliyle kanun, Türkiye’nin iklim krizine karşı etkin ve bütüncül bir mücadele yürütmesini engelleme riski taşıyor. Beklentimiz, bu büyük eksiklikleri barındıran kanunun, daha fazla zarara yol açmadan Anayasa Mahkemesi’nden döneceğidir.” şeklinde konuştu.

İklim Kanunu: Doğa ve İnsan İçin Kayıp!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Yazıhan Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!