Tutuklu İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Akın Gürlek’e yönelik ifadeleri sebebiyle yargılandığı davanın ikinci duruşmasına katıldı.
İmamoğlu, Silivri’deki mahkemeye fiziksel olarak iştirak ederken, çok sayıda avukat, parti temsilcisi ve vatandaş da duruşmayı takip etmek üzere Silivri’de hazır bulundu.
Duruşmayı, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel de izledi. Dava, 16 Temmuz’a ertelendi.
ÖZEL’DEN SİLİVRİ’DE ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR
CHP lideri Özel, İmamoğlu’na yaptığı ziyaretin ardından Silivri çıkışında gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Özel’in açıklamalarından dikkat çeken noktalar şöyle:
“Duruşmayı takip ettik. Sonrasında hem İmamoğlu’nu hem de birçok belediye başkanımızı, belediye meclis üyelerimizi ve bürokrat arkadaşlarımızı ziyaret ettim. Çok sayıda basın mensubu duruşmayı izledi. O detaylar mutlaka kamuoyuna yansıyacaktır. Ancak kendi adıma şunu belirtmeliyim ki, olayları ilk andan itibaren doğrudan takip eden ve yaşananları kamuoyuna mümkün olduğunca yalın bir dille anlatmaya çalışan bir siyasi lider olarak, Ekrem Başkan’ın tarihsel süreç içindeki anlatımlarını dinlediğimde bazı olayları unuttuğumuzu fark ettim. Normalleşen bazı durumlar var…
Ama bu kadar da olur mu? Bunları unutmamak ve unutturmamak gerekiyor. Bu kadar düşman hukuku, bu kadar haksızlık ve vicdansızlık olur mu? Türkiye’de bu kadar kötülüğü, bu kadar kini nerede biriktiriyorlar? Kreşlerde, okullarda, liselerde bu kötülüğü, bu fenalığı nerede büyütüyorlar? Bunların hepsi hem hayata geçiriliyor hem de akşam evlerine döndüklerinde eşlerinin, çocuklarının yüzüne nasıl bakıyorlar, bu duruma gerçekten çok üzüldüm.”
“BİZ MAĞDUR TARAFINDAYIZ”
“Böylesine büyük bir kötülükle muhatap olmanın… Evet, işin mağdur tarafındayız. Bu, şükredilecek bir durum. Eğer bu kötülüğün faili olsaydım, gerçekten bir zamanlar Sayın Erdoğan’ın ‘Bunlar birbirinin yüzüne bakamayacak’ dediği noktada olmazdık.”
“SÜLEYMAN SOYLU’YA ‘SENSİN O’ DEDİ”
“Bu işin mağduru olmaktan daha kötü bir şey, faili olmaktır. Zira o zaman komşunla yüz yüze geldiğinde ne söyleyeceğini bilemezsin. İlkokul öğretmenine bunun faili olsan ne diyeceksin? En azından şimdi mağduruz.
Bir diplomanın 32 yıl sonra parantez içinde acele yazılıp Yüksek Seçim Kurulu’na verilmesi durumu söz konusu. Bu nasıl bir durumda gerçekleşiyor? Sadece Cumhurbaşkanı adaylığı için. Yani düşün, bir başsavcı üniversiteye baskı yapıyor, ‘Hadi, acele edin’ diyor. Ekrem İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı adayı yaptırmayacak bir görev verilmiş. Hatırlarsak, Süleyman Soylu yurt dışında bizi şikayet edenler için ‘ahmak’ demişti. O, kazandığımız seçimi iptal ettirenler için de ‘ahmak’ dedi. Yani Süleyman Soylu’ya ‘sensin o’ demiş oldu.”
AYRINTILAR GELECEK…
