2 Temmuz 1993’te Sivas’ta, Pir Sultan Abdal Şenlikleri için bir araya gelen aydın, yazar, sanatçı ve düşünürlerden 33’ü ile birlikte 2 otel çalışanı Madımak Oteli’nde diri diri yakıldı. Olayın üzerinden 32 yıl geçti ama acısı, dumanı hâlâ tütüyor…
Sivas’ta Yanan Sadece Bir Otel Değildi
Pir Sultan Abdal Şenlikleri kapsamında Sivas’a gelen düşünce insanları, sanatçılar ve ozanlar Madımak Oteli’nde konaklıyordu. 2 Temmuz günü, cuma namazının ardından bir araya gelen kalabalık, saatler boyunca otelin etrafını sardı. “Yakın, yakın!” sloganları eşliğinde otelin içine benzinle ateş atıldı.
O gün orada bulunanlar, dakikalar içinde cehennemi yaşadı.
Yangında 33 aydın ve sanatçı ile birlikte 2 otel çalışanı yaşamını yitirdi. Yazar Asım Bezirci’den genç ozan Hasret Gültekin’e, şair Metin Altıok’tan tiyatro sanatçısı Muhlis Akarsu’ya kadar birçok değerli isim aramızdan ayrıldı.
“Sanki bizi izliyorlardı, ama kurtarmaya gelmiyorlardı…”
Katliamdan sağ kurtulan yazarlardan Zehra Aksu Yılmazer, yıllar sonra şu sözlerle o anları anlatıyor:
“Otelin içi dumanla dolmuştu. Camdan aşağıya bakıyorduk. Bizi gören askerler, polisler vardı ama hiçbir şey yapmıyorlardı. Sanki yanmamızı izliyorlardı. Hasret Gültekin en son bağlamasına sarılıp yere kapandı… O an gözümün önünden hiç gitmiyor.”
Belgesel: “Menekşeden Önce” – Küllerden Doğan Bir Bellek
Geçen yıl Sivas Katliamı’nın 30. yılı dolayısıyla gösterilen belgeseller arasında en dikkat çekenlerden biri “Menekşeden Önce” adlı yapım oldu.
Yönetmenliğini Ayşe Polat’ın yaptığı belgesel, katliamda yaşamını yitirenlerin yakınlarının tanıklıklarıyla örülmüş güçlü bir anlatıya sahip. Belgeselde hem arşiv görüntülerine hem de ailelerin bugünkü yasına yer veriliyor. Özellikle Hasret Gültekin’in eşi Yeter Gültekin’in anlatımı, izleyicilerin gözyaşlarını tutamamasına neden olmuştu.
Film, birçok kentte düzenlenen gösterimlerde yoğun ilgi gördü ve yeni nesillerin bu kara tarihi daha derinden öğrenmesi için önemli bir araç haline geldi.
Katliamın üzerinden geçen 32 yıla rağmen, adalet duygusu hâlâ tam olarak sağlanabilmiş değil. Davalarda bazı sanıklar ceza alsa da çoğu firar etti, zaman aşımıyla davalar düşürüldü. Yakınlarını kaybeden aileler, bu süreci “ikinci travma” olarak tanımlıyor.
Otelin 2010’da kamulaştırılarak “Bilim ve Kültür Merkezi”ne dönüştürülmesi tartışma yarattı. Zira binada hayatını kaybeden aydınlarla birlikte saldırganlardan ölenlerin isimleri de aynı tabloda yer alıyor.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da Sivas’ta anma törenleri düzenlenecek. Alevi Bektaşi Federasyonu, Pir Sultan Abdal Derneği ve insan hakları savunucuları, “unutmadık, affetmedik” sloganıyla alanda olacak.
Türkiye’nin dört bir yanından vicdan sahibi yurttaşlar bir kez daha “Sivas için adalet” diyecek.
Fotoğraf: Mehmet Özer