Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, partinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.
Özdağ, Zafer Partisi’nin kamuoyu araştırmalarında 4. parti konumunda olduğunu ve 3. parti olma hedefi doğrultusunda ilerlediğini ifade ederek, “Zafer Partisi üçüncü parti olduğunda, yurttaşlarımızın günümüzde hissettikleri ağır endişelerin çözüm süreçleri de başlayacak” dedi. Ayrıca, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın büyüme verileriyle ilgili açıklamalarını da eleştirdi.
Özdağ, “Bir ekonomi programının başarısını belirleyen ilk parametrelerden biri büyüme oranlarıdır. Cevdet Yılmaz, Devlet Planlama Teşkilatı kökenli bir siyasetçi olarak 2 Kasım’da büyüme rakamlarını açıkladı. Yılmaz’a göre, 2003-2025 döneminde küresel ekonomide büyüme yüzde 3.3 iken, AK Parti yönetimindeki Türkiye’nin büyümesi yüzde 5.4 olmuştur. Ancak, bir futbol takımının antrenörü, lig başladıktan sonra 8. sırada aldığı bir takımı yönetip daha fazla gol atıp daha az gol yedirmesine rağmen, sezon sonunda takım 13. sıraya gerilemişse, işte AK Parti’nin 2003-2025 arasında Türk ekonomisine getirdiği durum budur. Türkiye, dünya sıralamasında 16. sıradan 23. sıraya düşmüştür. Bu nedenle, Cevdet Yılmaz’ın açıkladığı rakamların hiçbiri gerçek değildir. Üstelik, Yılmaz’ın belirttiği 5.4 değil, 2003-2025 arasında gerçek rakam 4.4’tür. Eğer 57. hükümet döneminde uygulanan programı hariç tutarsak, 2008-2025 döneminde ortalama büyüme oranı 3.9’a düşüyor ki, bu da Türkiye Cumhuriyeti tarihi ortalamasının altında kalıyor” ifadelerini kullandı.
“PAZARDA DOLAŞAN AK PARTİLİ GÖRMÜYORUZ”
Özdağ, TÜİK’in açıkladığı son enflasyon verilerine dair yorumlarını da şöyle sürdürdü:
“TÜİK, aylık enflasyonu 0.87, yıllık enflasyonu ise %31.7 olarak açıkladı, bu da Uganda’daki duruma benziyor. Aslında, TÜİK’in ismini değiştirmek gerekiyor; ‘T’ harfi Türkiye’yi temsil ediyor, başına ‘U’ eklersek ‘UİK’ olur. Bu verilere kimse inanmıyor. Dünkü ENAG raporuna göre, aylık enflasyon %2.13, yıllık enflasyon ise %56.82 olarak belirlendi. İstanbul Ticaret Odası verilerine göre ise aylık enflasyon %1.19, yıllık ise %38.28 çıktı. AK Parti, ülkemizde ekonomik bir atılım yaşandığını iddia ediyor ama gerçekler farklı. Sokağa çıkıp, pazarda dolaşın. Pazarda, AVM’lerde ve sokakta AK Partili görmüyoruz. Esnaf ziyaretlerinde de yoklar. Çünkü gerçeklerle yüzleşme cesareti gösteremiyorlar. 16 milyon emekli dul ve yetime 16 bin 881 lira veriyorsunuz ve bu insanların ‘insan gibi yaşaması gerektiğini’ savunuyorsunuz. Bu parayla geçinmek mümkün mü? Saraydaki danışman ekibine tavsiyem, biraz sokağa çıkıp halkın arasında dolaşmalarıdır.”
“2026 BÜTÇESİ DE; FAKİRİN FAKİRLEŞTİĞİ, ZENGİNİN ZENGİNLEŞTİĞİ BİR BÜTÇE OLACAK”
Özdağ, 2026 Bütçe Kanunu Teklifi hakkında da şunları aktardı:
“Dün açıklanan ve yıllık bazda %31 olarak gösterilmeye çalışılan enflasyon rakamı, AK Parti’nin yılbaşında belirlediği %17.5 hedefinin tutmadığını gösteriyor. Yanılma payı %3’e yakın. Şimdi bu rakamlarla Meclis Plan Bütçe Komisyonu’nda 2026 yılı bütçesinin görüşmelerine 6 Aralık’tan itibaren başlanacak. Bütçe gelirlerine baktığımızda, vergi adaletsizliğinin dolaylı vergilerde devam ettiğini görüyoruz. Dolaylı vergiler, toplam vergilerin %65’ini oluşturuyor. Bu durum, dar gelirli ve sabit gelirli vatandaşların üzerindeki vergi yükünün artmasına neden oluyor. Fakir daha fakir, zengin daha zengin oluyor. 2026 bütçesi, fakirin fakirleştiği, zenginin zenginleştiği bir bütçe olacak. Ayrıca, 2026’daki yatırım harcamalarının milli gelire oranı, 2025’e göre 0.3 düşerek %2.4’e iniyor. Yani, ‘yatırım yapıyoruz’ diyorsunuz ama vatandaştan topladığınız vergiler vatandaşa yatırım olarak dönmüyor.”
“SADECE FAİZE ÖDENEN PARAYLA 20 TANE YAVUZ SULTAN SELİM KÖPRÜSÜ YAPILABİLİR”
Özdağ, bütçe performansının yanı sıra AK Parti’nin faiz ödemeleri konusunda da konuştu. 2025 yılında bütçeden ödenecek faiz tutarının 54.3 milyar dolar olacağını belirten Özdağ, 2026’da bu rakamın 61.3 milyar dolara yükseleceğini ifade etti. “Ulaştırma Bakanı, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün maliyetinin 3 milyar dolar olduğunu söylemişti. Bu durumda, bu sene sadece faize ödenen parayla 20 tane Yavuz Sultan Selim Köprüsü inşa edilebilir. 2026 bütçesi, Türk milleti için bir fakirleşme bütçesi olacak” dedi.
“UKRAYNA, AĞIR ŞEKİLDE UYARILMALIDIR”
Ukrayna’nın Karadeniz’deki Rus gemilerine yönelik saldırıları hakkında değerlendirmede bulunan Özdağ, “Bu saldırılar açık deniz trafiğini rahatsız eden bir eylem ve Türkiye’ye saygısızlık olarak değerlendirilmektedir. Türkiye, savaşın başından beri Montrö Boğazlar rejimini tavizsiz şekilde uyguluyor ve Rusya ile Ukrayna’ya eşit mesafede duruyor. AK Parti hükümetini birçok konuda eleştiriyoruz ancak Rusya-Ukrayna savaşı sürecinde uygulanan politikaları doğru buluyoruz. Ancak bu saldırıya verilen tepki yetersizdir. Ukrayna Büyükelçisi, Dışişleri Bakanlığı’na çağrılmalı ve Ukrayna, bu saldırıları durdurmak için ağır bir şekilde uyarılmalıdır” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ’NİN DEVLET OLMA NİTELİĞİNE SALDIRIYDI”
Özdağ, Irak Kürdistan Demokrat Partisi Genel Başkanı Mesud Barzani’nin koruma ekibinin görüntülerine ilişkin de yorumda bulundu. “Bu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin devlet olma niteliğine ve egemenliğine bir saldırıdır” dedi. Türkiye’yi ziyaret eden resmi görevlilerin koruma ekiplerinin sadece tabanca taşıma yetkisi olduğunu hatırlatan Özdağ, benzer görüntülerin geçmişte de yaşandığını belirterek, “Bu konuda derhal soruşturma açılmalı ve bu rezalete neden olanlarla ilgili gereken cezalar hiç beklemeden verilmelidir” dedi.
“BARRACK’A DA YAPIN BÖYLE BİR ZAM”
ABD Ankara Büyükelçisi Tom Barrack’ın Heybeliada Ruhban Okulu’nun Eylül 2026’da açılacağına dair açıklamalarına da tepki gösteren Özdağ, “Tom Barrack, Amerikan Büyükelçisi olmanın dışında başka bir yetkisi ve görevi var mı? Hükümet adına açıklama yapma yetkisine sahip mi?” diye sordu. Barrack’ın Türk hükümetinin kararlarını “Türk halkından önce duyurduğunu” belirten Özdağ, “Acaba bir ikinci sözcü olarak mı konuşuyor?” diye ekledi. Üst kademe bürokratlara yapılan zam
